Sümela Manastırı'nın Fazla Bilinmeyen Efsaneleri

 

                

   Merhaba arkadaşlar öncelikle bloğumuza hoşgeldiniz. Sizlere bu yazımda gezip gördüğüm Sümela Manastırı'nın tarihinden çok Trabzon halkından edindiğim ve araştırmalarım neticesinde etkileyici bulduğum bilgileri paylaşmak isterim.

  Öncelikle Sümela Manastırı'nı gezerken bölgenin yerlileriyle sohbet etme fırsatı buldum ve bu hikayeyi dinleyerek sizlere aktarıyorum. Haydi başlayalım!

    ARAP KIZI EFSANESİ

  Sümela manastırı, Trabzon'un Maçka ilçesi sınırları içindeki Altındere Vadisi'nde yer alan Bizans döneminden kalma bir manastırdır. Manastırın adı, inşa edildiği yerin Arap kızı adı verilen bir dağlık bölgede olması nedeniyle Arap Kızı Manastırı olarak da bilinmektedir.

  Efsaneye göre, manastırın inşaatı sırasında bir Arap kızı, yoldan geçenlerin yardımına koşar ve karnı doyurulur. Ancak kız, burada kendisine yapılan iyilikleri sahiplenmeye ve burada kalmaya karar verir. Arap kızı daha sonra manastırda yaşayan keşişler tarafından hacıya dönüştürülür, Hıristiyan dinini kabul eder ve manastırda yaşamaya başlar.

  Ancak bu olayın ardından manastırdaki  keşiş ve kız arasında bir aşk doğar. Kız, keşişle sevgili olur ve hamile kalır. Bu durum, manastırın şerefine leke getirdiği için keşişler, Arap Kızı ve çocuğunu manastırdan kovarlar. Arap Kızı, çocuğunu kucağına aldıktan sonra manastırın cephelerine doğru yürür ve kayalıklarda, gömüleceği yerde duvarlara dua eder. Kızın duası kabul olur ve kayalıklara gömüldüğü yerdeki mağaranın içinde bir varlık bulduğu söylenir. Bu varlık, kızın ölümünden sonra bile hala oradaymış gibi görünür.

  Sümela Manastırı'nın Arap Kızı efsanesi, yıllar boyunca çeşitli şekillerde anlatılmıştır. Bu efsane, manastırın tarihinde önemli bir yer tutar ve ziyaretçilerin buraya gelmesinde önemli bir rol oynar. Efsanenin doğruluğunu kanıtlar veya çürütür herhangi bir tarihi kanıt mevcut değildir. Ancak, manastırın tarihindeki önemi kesinlikle inkar edilemez.

    Bu efsaneyi  yerlilerden dinlediğimde gerçekten çok etkileyici bulmuştum ve sonrasında internetten  araştırmalar yaptım ancak pek fazla bilgi bulamadım. Bulduğum bilgileri de sizler için burada derledim.

     Şimdi bir diğer efsanemize geçebiliriz. Haydi devam edelim!

               

   KADIN RAHİP EFSANESİ

      Efsaneye göre her şey, iki keşişin rüya görmesiyle başlar. Birbirlerini daha önce hiç görmemiş Barnabas ile Sophronios adında iki keşiş; bir gece rüyalarında manastırın bulunduğu yerde, Hz. Meryem'i , kucağında İsa peygamberle görür. Bu rüyadan oldukça etkilenen keşişler, önce anlam veremezler ancak bir sonraki gece de aynı rüyayı gören keşişler, bu kez ne yapmaları gerektiğini bilerek uyanmışlardır. Çünkü Meryem, rüyalarında göründüğü yerde, adına kilise yapılmasını istemiştir. Bunun üzerine, birbirlerinden habersiz olan keşişler, yola koyulmuşlardır. Manastıra vardıklarında tanışıp, gördükleri rüyayı birbirlerine anlatan bu iki keşiş, vakit kaybetmeden bu kilisenin yapımına başlamışlardır.

    Gördükleri tasvirin resmini de çok geçmeden tahta zemin üzerine yapılmış vaziyette bulan keşişler, şaşkınlık yaşamışlar ama bu resmi gören ilk onlar değildir. Yakın çevrelerde yaşayan halk, bu resmi daha önce görüp yok etmeye bile kalkışmış ancak tüm çabalarına rağmen başarısız olmuşlardır. Kilisenin inşa çalışmaları yapıldığı sırada Barnabas elinden yaralanmış ve tam o sırada mucizevi bir şey yaşanmıştır. Taşların yukarı tarafından süzülen su, Barnabas'ın elinin üzerine dökülerek yaralı eli iyileştirmiştir. Böylelikle mübarek olduğu düşünülen o yere de ayazma yapılmıştır.

  Sümela Manastırı, günümüzdeki görünümüne ise Trabzon imparatorluğu kralı III. Aleksios zamanında kavuşmuştur. Efsaneye göre manastırın önünden geçen kral, atından düşerek bayılmıştır. Kendisine bir kadın yardım ederek onu manastıra taşımıştır ve o kadın da İsa’ nın annesi Meryem anadır. Bundan ötürü kral bu manastırdan çok etkilenmiş ve çeşitli yardım faaliyetlerinde bulunmuştur. Önceleri dağların yamacında yapılmış ıssız bir kilise iken, Aleksios zamanında çeşitli gizli geçitlerle donatılarak genişletilmiştir.

   Sümela Manastırı ve Trabzon yöresi bunlara benzer daha birçok efsaneye kucak açmaktadır. Bunların gerçeklik payı pek bilinmese de insanların yaşayış biçimleri ve geleneklerine bu efsanelerin motifleri işlenmiştir. Bölgeyi inceleyip insanlarla sohbet etme fırsatı bulursanız daha birçok duyulmamış efsaneyi dinleme fırsatını yakalamış olursunuz. Eğer ki Sümela Manastırı'na yolunuz düşerse duyduğunuz ve gördüğünüz şeyleri bizle paylaşmaktan sakın çekinmeyin. Unutmayın bilgi paylaştıkça çoğalır.